Yıkımın haritası 60 saniyede hazır

February 25, 2011


Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Nurcan Meral, geliştirdikleri ELER (Deprem Hasar Tahmini) adlı yazılım ile depremden sadece 60 saniye sonra, hasar durumunu ortaya koyabildiklerini kaydetti. Ulusal Deprem İzleme Merkezi (UDİM) Müdürü Dr. Doğan Kalafat ve Araştırma Görevlisi Yüksek Mühendis Yaver Kamer ile dün bir basın toplantısı düzenleyerek yeni geliştirilen yazılımı tanıtan Doç. Dr. Meral, deprem sonrası arama kurtarma ekiplerinin bölgeye yönlendirilmesinde parametrelerin çok önemli olduğunu ve bu yönlendirmelerin de ancak Kandilli Rasathanesi’nin açıklamaları sonucu yapılabildiğini belirtti. Rasathanenin bugüne kadar depremin merkez üssünü, derinliğini ve büyüklüğünü verdiğini belirten Meral şu bilgileri verdi: “2010 Elazığ depreminden itibaren büyüklük, koordinatlar ve derinliğin yanı sıra deprem sonrası şiddet, etki alanı dağılımı gibi parametreler de harita şeklinde dağıtılmaya başlandı. 2010 boyunca haritaları test amaçlı ürettik. Bu sistem ABD, İtalya ve Japonya’da son birkaç yıldır uygulanıyor. Sarsıntı ve etki alanı haritaları, hasar ve can kaybı haritaları üretilmekte. Bizde de haritalar otomatik olarak dağıtılacak.” Dr. Doğan Kalafat da depremin aletsel büyüklüğünün değişmediğini ancak şiddetinin alınan önlemlere göre değişiklik gösterebildiğini söyledi. Kalafat, ülkenin özellikle Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde yapı malzemesine bağlı olarak 5.5 ölçeğindeki bir depremin şiddetinin 7 ve 8 olabildiğini belirtti. Şiddet haritalarının depremden ancak birkaç ay sonra hazırlanabildiğini hatırlatan Dr. Kalafat şunları anlattı:
Read the rest of this entry »


Muhtarlar afetlere karşı bilgilendirdi

February 19, 2011


Kırıkkale Emniyet Müdürlüğü Sivil Savunma Büro Amirliği, muhtarlara afet semineri verdi.
Seminerde konuşan sivil savunma uzmanı Mehmet Baş, sivil savunma, ikaz, alarm, afetler, deprem, yangın, sel ve kılavuzluk hakkında bilgi verdi. Halkın doğal afetlere karşı can ve mal kaybının en aza indirilmesini amaçladıklarını belirten Baş, “Milletleri oluşturan en önemli unsur insandır. İnsan hayatını ve malını korumak çok önemli bir görevdir. Sivil Savunma bu görevin nasıl ifa edileceğini öğreten ve planlayan bir teşkilattır.” dedi.

Sivil savunmanın tarihçesi konusunda da bilgiler veren Baş, “Doğal afetlere karşı halkın korunması konusunda, öteden beri bir takım önlemler alınıp uygulanmışsa da bu önlemler, örgütsel ve yasal dayanaklardan yoksundu. Birinci Dünya Savaşı’na kadar, özellikle halkın, savaşın tehlikelerine karşı korunması için hiçbir girişimde bulunulmadığı, buna ihtiyaç da duyulmadığı görülmektedir. Bunun nedeni, savaş silahlarının cephe gerilerine uzanacak menzile ve toptan yok etme gücüne erişememiş olmasıdır. Birinci Dünya savaşının ardından gelen yıllarda ülkelerin birçoğunda pasif korunma adı altında, halkın türlü tehlikelerden korunmasını amaçlayan önlemler getirilmiş ve örgütler kurulmuştur.” diye konuştu.
Read the rest of this entry »


From crisis management to global governance

December 2, 2010


Two developed countries are out; India and Brazil are in. The BRIC countries, namely Brazil, India and China, move up to the top 10; three OECD (Organisation for Economic Co-operation and Development) countries slide below the line. I am referring to the recent change in the membership and country ranking of the International Monetary Fund’s (IMF) 24-member board. This is what was agreed at the G20 Finance Ministers and Central Bank Governors Meeting in the run-up to the G20 Seoul Summit, to be held on November 11-12. The transformation is emblematic of a tectonic shift in economic power among countries and heralds a new era in global financial governance. At the centre of this remarkable evolution is the G20 as a prime mover.

The Seoul summit will be the fifth since the G20 leaders got together in the immediate aftermath of the global economic crisis in 2008. Thanks to the G20-led concerted efforts, the world has been able to avoid another Great Depression. The successfully-performed feat has earned the G20 an honourable title: ‘a premier forum for international economic cooperation’. To be fair, the G20 that accounts for 85% of the global domestic product and two-thirds of the world population deserves due respect on its own merit. The emergence of the G20, with both developed and emerging markets as members, is definitely a welcome step forward from the standpoint of global governance, when compared with the G7 as an exclusive club of high-income countries.
Read the rest of this entry »


7 bakanlı deprem buluşması

October 24, 2010


17 Ağustos depreminden yara alan İstanbul olası büyük depremi beklerken; Başbakan Tayyip Erdoğan mega kenti kurtarmak için düğmeye bastı. Erdoğan, 7 tepeli kentte bugün, kabinesindeki 7 bakan, üst düzey yetkililer ve üniversite mensuplarıyla geniş kapsamlı bir deprem zirvesi düzenleyecek. İstanbul’da afet ve acil durum adı altında yapılacak toplantıya Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Enerji Bakanı Taner Yıldız, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Bayındırlık ve İskan Bakanı Mustafa Demir ile Vali Hüseyin Avni Mutlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İstanbul Teknik Üniversitesi, Kandilli Rasathanesi, Afet Koordinasyon Merkezi, İGDAŞ, İSKİ, Kızılay ve bakanlıkların teknik kadroları katılacak. Kurumlar toplantıda önlem çalışmalarını anlatacak ve yapılması gerekenlere ilişkin yol haritası çizilecek.

ÖNEMLİ KARARLAR Read the rest of this entry »


İstanbul’u tsunami de vuracak! İşte depremde en riskli 10 ilçe!

August 14, 2010


Yangın risk haritası, tsunami tehlike haritası tamamlandı. En kötü deprem senaryosuna göre Marmara depreminin tetikleyeceği denizaltındaki heyelanların hareketine bağlı olarak yapılan modelleme çalışmasına göre İstanbul kıyılarında oluşması olası en büyük dalga yüksekliği 5,56 metre, en yüksek dalganın ulaşacağı kıyı bandı İstanbul’un doğusu ve kıyıya paralel olarak 10 kilometrelik kıyı çizgisi olarak tespit edildi. Tsunami dalgasının kıyılara erişme zamanı 8 dakika, kıyılarda ilerleme mesafesi ise 150 metreden az olarak hesaplandı.

10 RİSKLİ İLÇE
Bina taramaları kapsamında Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) çalışmasıyla öncelikli olarak belirlenen Avcılar, Küçükçekmece, Fatih, Fatih ile birleştirilen Eminönü, Bakırköy, Bayrampaşa, Adalar, Beyoğlu, Zeytinburnu ve Bahçelievler olmak üzere 10 riskli ilçede bina taraması yapılarak deprem dönüşümüne esas teşkil edecek veri toplama çalışması başlatıldı. Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ), İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ve Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) öğretim üyelerinin önerisiyle belirlenen yöntemle kademeli bir değerlendirmeye tabi tutulan bina taramaları 6 ilçede tamamlandı.

Binanın kesin sağlam ya da kesin çürük olduğu bilgisini vermeyen çalışmaya göre, 6 ilçede toplam 146 bin 987 binadan 42 bin 500’ünün riskli olduğu tespit edildi.

EN RİSKLİ BİNALAR GÜNGÖREN VE BAHÇELİEVLER’DE
Çalışmada 9 bin 538 binadan 7 bin 300’ü (yüzde 77) riskli tespit edilen Güngören ilçesi en riskli ilçe çıkarken, 20 bin 424 binadan 15 bini (yüzde 73) riskli olarak tespit edilen Bahçelievler ise ikinci yüksek riskli ilçe oldu.
Read the rest of this entry »


K.Çekmece’de uygulamalı afet eğitimi

August 1, 2010


Küçükçekmece Belediyesi Arama-Kurtarma Ekibi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Arama-Kurtarma Birlik Müdürlüğü’nce düzenlenen eğitime 15’er kişilik 2 grup halinde katıldı. Eğitimlerde, jeneratör, su motopompu, delici, kırıcı, kesici makinelerin kullanımı ve bakımı öğretildi. Eğitimini başarıyla tamamlayan 30 kişilik arama kurtarma ekibine sertifika verildi.

Olası bir afete karşı 40 kişilik arama-kurtarma ekibiyle hazır bulunduklarını ifade eden belediye yetkilileri, önümüzdeki günlerde ekibin genişletileceğini ve yeni eğitimler verileceğini söyledi.

AFİS KONTEYNERLERİNE BAKIM
Read the rest of this entry »


Deprem raporundan çarpıcı tespit

July 14, 2010


Araştırma Komisyonu raporu tamamlandı, Meclis’e sunuldu. Konu deprem yer Türkiye olunca, rapordaki tespitler içleri rahatlatmadı. Buna göre, illerdeki ortak sorun yasal olmayan yapılaşma…

Meclis Deprem Araştırma Komisyonu Başkanı İdris Güllüce raporunda, afetle ilgili çalışmalarda kurumlararası koordinasyon eksikliğine dikkat çekti.

Sigorta sisteminin önemine değinilen raporda, “düşük gelir gurupları için, pirim desteği sağlanmalı ve sigorta bilinci geliştirilmelidir” denildi.

Rapordaki öneriler arasında deprem alanında yapılacak bilimsel çalışmaların kurumsallaştırılması ve mevcut Yapı Denetimi Kanunu’nun yeniden yapılandırılması da var.

Meclis’te daimi bir komisyon kurulması gereği de, raporda belirtilen bir diğer husus.


K. MARAŞ – AFET PLANI UYGULAMA EĞİTİM SEMİNERİ

July 1, 2010


Kahramanmaraş Valiliği tarafından “İl Afet Uygulama Eğitim Semineri” düzenlendi. Başbakanlık Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Eğitim Uzmanı Turan Erkoç, afetler meydana gelmeden önce gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini belirterek, “Afet unutulduğu anda olur” dedi.
Valilik Toplantı salonunda düzenlenen seminerde Kahramanmaraş’ın afet durum değerlendirmesi ele alındı. Herhangi bir afet öncesinde alınması gereken tedbirler, afet sırasında nasıl hareket edileceği ve afet sonrasında atılması gereken adımların anlatıldığı toplantıda yerel yönetimlerin üzerine düşen sorumluluklar anlatıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Kahramanmaraş Valisi Mehmet Niyazi Tanılır, Kahramanmaraş’ın çok riskli bir coğrafyada yer aldığına dikkat çekti. Özellikle Antalya-Türkoğlu segmenti ve Narlı-Gölbaşı segmentinin Kahramanmaraş’ta kesiştiğini kaydeden Tanılır, “Narlı-Gölbaşı segmentinde bir hareketlilik bekleniyor. Uzmanlar burada meydana gelebilecek bir kırılmada 7’nin üzerinde bir şiddette deprem bekleniyor. Biz de kamu kurum ve kuruluşları olarak hazırlıklarımızı yaparak, tedbirlerimizi almalıyız” diye konuştu.
Türkiye’nin 1999 Marmara Depreminin ardından afet konularında önemli mesafeler aldığını fakat bu hazırlıkların yeterli olmadığını belirten Tanılır, bu konuda eğitimin çok önemli olduğunu sözlerine ekledi.
Başbakanlık Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Eğitim Uzmanı Turan Erkoç ise afet yönetiminin bir döngüsü olduğunu ifade etti. Afetin, unutulduğu anda meydana geldiğini kaydeden Erkoç, “Afet yönetiminin bir döngüsü vardır. Bunlar öncesi, afetin meydana geldiği an ve afetin sonrasıdır. Öncesinde yapılması gereken teşhis ve risk yönetimi. Afet anında görevli kuruluşların nasıl hareket etmesi gerektiğini bilmesi ve Read the rest of this entry »


Meteorolojik Karakterli Doğal Afetler Paneli

May 27, 2010


Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürü Mehmet Çağlar, ‘Küresel iklim değişikliği ve meteorolojik karakterli doğal afetlerin insanları etkilemesinden dolayı, meteorolojiye olan ilginin her geçen gün arttığını’ söyledi.

Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü’nün ilk kez düzenlediği uluslararası katılımlı ‘1. Meteoroloji Sempozyumu’, Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü Ahmet Tevfik Göymen Konferans Salonu’nda başladı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan sempozyumda, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü’nün çalışmalarının anlatıldığı bir sunum yapıldı.

Sunumun ardından konuşan Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürü Çağlar, kurumlarının 73 yıllık bir tarihi olduğunu söyledi. Söz konusu sempozyumu ilk defa gerçekleştirdiklerini belirten Çağlar, meteorolojik olayların insanoğlunun yaratılışından itibaren merak uyandıran konular arasında yer aldığını söyledi.
Read the rest of this entry »


Preventing the Next Environmental Catastrophe

May 24, 2010


As the oil release in the Gulf of Mexico passes the one month mark, most people have figured out that we do not really know how to respond to this ecological and economic disaster. We don’t know how to stop it, and we don’t know how to clean it up. We know how to use oil and we know that our lifestyles depend on cheap and plentiful fuel, but we do not have the knowhow or the technology needed to stop this slow motion disaster. This means that either the risk of off shore oil drilling is greater than we have been told, or the people running this drilling operation are particularly incompetent.

The story of this disaster is beginning to emerge and the Advisory Commission recently appointed by President Obama will unearth more detail. However, we already know a lot about this explosion and its aftermath. Many of us watched a compelling and disturbing 60 Minutes interview with Mike Williams, the Chief Electronics Technician of the Deepwater Horizon, the Oil Rig that blew up and caused the disaster. Williams described a series of problems with the drilling operation that damaged vital safety equipment. Rather than slow down the drilling process and repair the safety equipment, BP management decided to speed up drilling and took short cuts in order to reduce costs and accelerate the opening of a productive well.

This type of behavior is easy to predict. The incentives within the corporation are to move ahead aggressively to maximize profits. The goal is to keep costs down and generate revenues as soon as possible. When a gallon of gasoline costs $2.50 instead of $3.50, we all benefit from this drive for efficiency. The company’s shareholders and even some employees also benefit from the company’s profits. However the value of protecting worker safety and the environment was ignored during this rush to production. It is clear from the interview with Chief Williams that the explosion and spill were not caused by technical incompetence or a lack of organizational capacity, but by explicit management decisions to ignore events that should have resulted in a cessation of drilling.
Read the rest of this entry »